1- SÖZÜN BAŞI

Geçen hafta Perşembe akşamı SportsTV'nin davetlisi olarak   " CENTER COURT" programında canlı yayına çıkmıştım. TC tenisçilerine de "söz hakkı" vermiş olmalarından dolayı kendilerine ve sponsorları Garanti Koza'ya aleni teşekkürlerimi burada bir kere daha sunmaktan mutluluk duyuyorum.

Stüdyoda zamanın nasıl geçtiği anlaşılmıyor ve söylenmesi gerekenlere yeterince zaman kalmadığı gibi bazılarını da atlamak durumunda kalıyorsunuz.

Bana verilen zaman içinde vurgulamak istediğim ana konu tenisin öncelikle kurumsal olarak yönetilmesi, tenisin içinde yer alan her kategorinin bir bütün içinde ve bir bütün olarak düşünülmesiydi... Ve buna göre davranılmasıydı… Her şeyin bu anlayış içinde hazırlanmasıydı… Çerçeve statü ve tüzükten başlayaraktan tabii ki!

Tenisin, her şeyin başında ömür boyu sürebilecek ve vazgeçilmez bir spor olduğu idi. Umarım yeterince anlaşılabilmiştir.

 

2- PERFORMANS TENİSİ

Hepimizin çok önem verdiği ve takip ettiği gençlerimiz ve onların başarıları tabii ki her şeyin başında gelmekte. Ancak gençler performans tenisi yaptıkları ve örneğin 32 yaşına kadar gidebilen ve en fazla 22 sene sürebilen dönem içinde zaman zaman ikilemler ve stres içine girebiliyorlar: ergenlik çağı, sonra da üniversite giriş sınavları gibi… Bu dönemleri rahat atlatabilenlerin devam etme şansları daha fazla.   Ve de tabii ki devam edebilenlerin büyükler kategorisinde ki son derece zor ve yorucu mücadeleleri. Bu aşama da pes edenlerin ortalaması ise hiçte küçük değil. İlk 100 içine girmek olan hedeflerine yaklaşanların sayısı ise HENÜZ çok düşük.

 

3- VETERAN TENİSİ

Erken yaşlarında tenise başlamış, performans tenisi bile yapmış olan ve ileri yaşlarında da müsabaka heyecanını tekrar tatmak ve yaşamak,  hatta milli olup ülkesini temsil etmek isteyen VETERANLAR ise hayatlarını belli bir düzen içine koyduktan sonra 80'li yaşlarına kadar, fizikleri müsaade ettiği müddetçe bu güzel ve temiz spora devam edebiliyorlar. Yani  aradaki boş geçen yılları da hesaba katarsak en azından bir 50 sene... Bundan büyük mutluluk olabilir mi?

 

4- SENYÖRLER

ITF tarafından "Senior" olarak adlandırılan diğer bir sporcu grubu ise 30 - 35 yaşları arasında tenise başlayan eski sporcular veya tenisi yeni tanıyanlar ile tenisten kopamayan veteranlardan oluşuyor. Bunlarında tenis hayatları nereden bakarsanız bakın yine 35-40 yıl civarındadır.


5- TEKERLEKLİ SANDALYE TENİSİ

Bu sporla tanışan engelli kardeşlerimiz ise güçleri olduğu müddetçe bu yaşam motoru sporu hiç bırakmaya niyetli değiller. Gözlerine bakınız:  Mutluluklarının fışkırdığını göreceksiniz.

İşte tüm bu sporcular, ruhları gençler, engelleri kaldıranlar hepsi ama hepsi dünyanın her köşesinde tenisle bütünleşip, tenisle yaşayıp, tenisi barış ve sevgiyle, ırk - din ayırmadan dostlukla yayıyorlar. Et tırnaktan ayrılır mı hiç?


 
Ve

MARSEL İLHAN ÜZÜYOR

Marsel İlhan’ı hepimiz bağrımıza bastık, teşvik ettik, alkışladık ve gurur duyduk. Başarılarıyla çok sevindik, şanssızlıklarına üzüldük. TTF’nin ve Turkcell’in sporlukları onun yücelmesini hızlandıracak sandık ama tam tersine günden güne seviyesinin çok altlarında inip çıkıp bir yerlerde dolaşıp duruyor. Aslında bu hepimizin, Türk tenisinin bir problemi haline gelmeye başladı. Tabii ki sporculardan her maçlarını kazanmaları beklenemez… Onları her gün formda görmek ancak bir arzudur. Efendi ve örnek oyuncu olarak Marsel’in durumunu ve gidişatını artık ciddiye almak zamanı geldiğine inanıyorum. Hem de daha fazla vakit kaybetmeden…

 

Necdet Kestelli - 25 Nisan 2013

Türkiye Tenis Federasyonu
Click for English
Click for English
Haberlere Ait Arşivimize Ulaşmak İçin Tıklayın...