Şu sıralara spor gündemini Barcelona - R.Madrid maçları fazlasıyla ilgilendiriyor. Bu seri kadar önemli bir başka spor olayı da, Türk medyasının pek ilgi göstermediği teniste yaşanıyor. Erkekler mücadelesinde nefesleri kesen bir mücadele var. Bir tarafta İspanyol Rafael Nadal, diğer tarafta Sırp Novak Djokovic. Biri ATP’nin lideri, diğeri onun takipçisi. Dikkat edilecek olursa, artık İsviçreli Roger Federer’in ismi telaffuz edilmiyor. Bu hafta raketler Madrid’ler. Maçlar hafta başında başladı. Tabii en büyük randevu, 22 Mayıs’ta start alacak sezonun 2.Grand Slam randevusu olan Roland Garros.

Süper İspanyol

Toprak sezonunun başlamasıyla birlikte Nadal fırtınası yeniden esmeye başladı. İspanyol raket adeta toprağın efendisi konumunda. Yanına yaklaşabilen yok. 3 hafta önce Monte Carlo’yu üst üste 7.defa kazandı. Bu bir rekor. 2 hafta önce de zafer durağı, 5. birinciliğini aldığı Barcelona’ydı. Bu 2 sonuç dışında Nadal’ın topraktaki müthiş performansını ortaya koyan, elbette başka istatistikler de var. En dikkat çekicilerinden bir tanesi, bugüne kadar toprakta kazandığı şampiyonluk sayısı; tam 31 tane oldu. Şimdilik İspanyol, efsane raket Bjorn Borg’u geride bırakmış durumda. Önünde ise Muster ve Vilas var. Avusturyalı’nın 40, Arjantinli’nin 45 şampiyonluğu bulunuyor. Acaba Nadal, bu iki ismi yakalar mı, yakalarsa ne zaman yakalar ? Her yıl 4-5 toprak zaferi elde ettiği verisinden hareket edersek, müthiş İspanyol bu kategoride 3 yıl içinde zirveye ele geçirebilir. Bu arada Nadal’in bir başka önemli istatistiği de oynadığı finallerle ilgili. Bugüne kadar İspanyol raket tam 60 defa şampiyonluk maçına çıkmış. Bunlardan 45’inden galibiyetle ayrılan Nadal’ın başarı yüzdesi 75. Bu sayısal değerler kortlarda bir İspanyol fırtınasının estiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor.

Peki bu fırtınayı dindirebilecek biri var mı ? Yakın zamana kadar İsviçreli Roger Federer, İspanyol raket ile epey bir boğuştu. Her ne kadar birkaç maç kazandıysa da, yaşlanan İsviçreli’nin gücü, kendisinden daha genç olan Nadal’a pek yetmedi. Şimdilerde Federer’in yapamadığını yapabilecek bir aday var. O da Novak Djokovic. Nada l986’lı, Djokovic 1987’li. Aynı yaşta olduklarını söylemek mümkün. Son 3-4 yıldır “Geliyorum” diyen Sırp raket, şu sıralar kariyerinin en iyi günlerini geçiriyor. Öyle bir sezon başlangıcı yaptı ki Djokovic, 2011 yılında daha henüz yenilgi yüzü görmedi ve kazandığı 5 şampiyonluk (Avustralya Açık, Dubai, Indiana Wells, Miami ve Belgrad) var. Geride kalan hafta Belgrad Turnuvası’nda boy gösteren Sırp raket, üst üste 28.maçından da galibiyetle ayrılarak, yılın en iyi başlangıç rekorunu kırmayı başardı. Eski rekor, 1986’da yıla üst üste kazandığı 25 maçla başlayan Ivan Lendl’a aitti. Şimdi cevap bekleyen en önemli soru, “Djokovic’in bu müthiş performansı Nadal’ı durdurabilir mi ?”. Bugüne kadar iki raket arasında toprakta oynanan 9 maçın tamamını Nadal’ın kazandığı gerçeğini göz önünde bulundurursak, ibre şimdilik İspanyol’un lehinde gibi gözüküyor.

Djokovic’e dikkat

Ancak Djokovic’i de Nadal karşısında şanslı kılan istatistikler var. Bu yıl bu iki raket Miami ve Indian Wells’in final randevularında kozlarını paylaştı. Sert zeminde oynanan her iki maçı da Sırp raket kazandı. Bu hafta Nadal ve Djokoviç Madrid Turnuvası’ndalar. İspanya’nın başkentindeki turnuva, yılın 2 .grand slam’i olan Roland Garros’a hazırlık niteliği taşıyor. Eğer büyük bir sürpriz yaşanmazsa, finalin adı Nadal-Djokovic olacak. Böylece bu yılın 3.Djokovic-Nadal finalini izlemiş olacağız. Her ne kadar toprakta Nadal’ın rakibine karşı 9-0’lık bir üstünlüğü bulunsa da, artık Djokovic İspanyol’u toprakta da yenecek duruma geldiğini söylemek yanlış olmayacak. Bu konuda Belgrad’lının ne önemli referansı, 2009 Madrid finali. Her ne kadar o günkü finali 2-1’lik skorla kaybetse de Sırp raket, oynadığı tenis oldukça pozitifti ve korttan galibiyetle de ayrılabilirdi. O tarihten sonra zaten bu iki raket bir daha toprakta karşılaşmadı. Sırp raketin en büyük arzusu, ATP’nin 1 numarasını kendi evinde yenip, hem bir ilki gerçekleştirmek hem de 2011’deki galibiyet serisini 30’lu maçlara çıkartmak. Yapabilir mi ? Evet yapabilir çünkü bu potansiyele fazlasıyla sahip. Bu son satıları okuyan tenisseverler, sakın Nadal’ı küçümsediğimizi düşünmesin. Ancak Sırp raketin şu sıralar form grafiği o kadar iyi ki…Kortlardaki Nadal fırtınasını ancak o dindirebilir gibi gözüküyor….